ANADOLU VE MEZOPOTAMYA EMPERYALİZMİN
OMURGASIDIR
Ortadoğu
kavramı emperyalist bir kavramdır. Kendi sömürge alanlarını belirlemek için
kullanılan coğrafi kavramdır. Dolasıyla bahsi geçen bölgeyi ortadoğu olarak
tanımlamak yanlıştır. Elbette sömürgeci mantığa ve diline karşı isek. Küçük
ortadoğu diye bilinen bölge aslında Anadolu ve Mezopotamya’dır. Birde
genişletilmiş ortadoğu var ki o onlarca islam ülkesini içine almaktadır. Ancak
burada yoğunlukla hâkimiyet bölgesi olarak merkezileştirilmiş bölge Anadolu ve
Mezopotamya’dır. Bu iki coğrafyanın halkları ve üretici güçleri nedense bir
türlü bir araya gelemez. Nedeni elbette ki sömürgeci güçlerin asla böyle bir
birlikteliği kabul etmemesidir. Böyle bir birlikteliğin kendi hegemonyasına ve
sömürgeci çıkarlarına ters düşeceğini çok iyi bilmektedir. Bu nedenle özellikle
1980’lerden sonra (Gerçi özellikle 1950’lerden itibaren başlatılan küreselleşme
ve globalleşme adı altında başlatılan enternasyonalizm karşıtı emperyalist plan
ve projelerin uzantısıdır) üretici güçlerin ve halkların bir araya gelerek
oluşturacakları komünal bir birlikteliğe karşı “yeşil kuşak” denilen projeyi
hayata geçirmiştir. Bu proje elbette ki sadece Anadolu ve Mezopotamya halkları
ve üretici güçleri için değildir daha da geniş bir alanı kapsamaktadır. Ancak
merkezi Anadolu ve Mezopotamya’dır bu iki coğrafyayı elinde tutan dünyayı da
elinde tutar.
İngiltere’nin
bu coğrafyadaki plan ve projeleri yeni değildir. Daha sonra emperyalizmin at
başı ABD olunca bu plan ve projelere o da dâhil olmuştur. Emperyalizm ABD eli
ile bu coğrafyadaki her türlü devlet, yönetim, iktidar, hükümet, vs hepsini
atamaktadır, belirlemektedir, seçmektedir. Bu coğrafya halklarının kendi özgür
iradesi, kendi yönetim şekillerine ve yönetenlerine yansımamaktadır.
Emperyalizm
için Anadolu ve Mezopotamya en önemli ve en hassas bölgedir.
Anadolu
ve Mezopotamya emperyalizmin omurgasıdır.
Bu
omurgaya bir şey olduğunda emperyalizmin felç olacağını ve zamanla da etkisiz
hale geleceğini bildiği için emperyalizm en fazla önemi bu bölgeye vermektedir.
Emperyalizmin omurgasını doğru tahlil etmemek doğru çözümlememek hem bu
bölgelerdeki üretici güçleri hem de tüm dünyadaki üretici güçleri olumsuz yönde
etkilemektedir. Anadolu ve Mezopotamya’daki mücadeleleri, savaşları sadece bir
düşünce, inanç, etnik, ulusal, sınıfsal vs savaşlar ya da mücadeleler olarak
anlamak hem yanlış bir tespit hem de at gözlülüktür. Bu bölgedeki en küçük
sıradan olayın bile sıradan basit gündelik hayatın bir parçası olduğunu
düşünmek bile büyük bir yanılgıdır. Örneğin; kan davası, kız kaçırma, aşiret
kavgaları, toprak kavgaları, tecavüz, çocuk ölümleri, küçük yaşta evlilik, çok
kadınla evlilik, kaçakçılık, göç, sürgün, yargısız infazlar, faili belli
cinayetler, uyuşturucu, organ kaçakçılığı, maden ve petrol kaynaklarının
sömürüsü, barajlar, su kaynakları adaletsiz kullanımı, tarım arazilerinin
işgali, topraksız köylülük, eğitimsizlik, vatandaşlık haklarının olmaması, zor
koşullarda yaşam alanlarının zorunlu tercihi, anadillerini kullanamama, sağlık,
dengesiz beslenme, yeterli şehirleşmenin olmaması, ağa, şeyh, molla benzeri
işbirlikçi unsurların hâkimiyeti, üretici güçlerin her türlü sosyal siyasal
haklardan mahrumiyeti ve ucuz emek olması, kadının ve çocuğun hiçbir insan
hakkına sahip olmadığı, her an her yerde bir çatışmanın, savaşın olabilme
ihtimali daha pek çok şey hiç birinden ayrı hiç birinden kopuk değildir. Hepsi
birbirine bağlıdır hepsini tetikleyen, büyüten, besleyen, yaygınlaştıran
emperyalizmin Anadolu ve Mezopotamya merkezli “yeşil kuşak” adı altında
belirlediği tüm alanlarda mevcuttur.
Emperyalizmin
özellikle bu bölgede yaptığı ve yapmaya da devam ettiği her türlü sömürüye her
türlü baskı, şiddet, savaş koşullarına ve onun bu bölgelerdeki işbirlikçilerine
öncelikle Anadolu ve Mezopotamya halklarının ve üretici güçlerinin oluşturacağı
komünal bir birliktelik karşı koyabilir ve tüm “yeşil kuşak” ta ki halkların ve
oluşturacağı komünal bir birliktelik emperyalizmi ancak bu bölgelerden silip
süpürebilir.
HASAN HÜSEYİN BEYDİL
03.10.2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder